Sarhoş Fıkraları

Cesaret

Karı-koca fare, mahzende oturuyorlardı.Birden kulaklarına bir şıpırtı sesi geldi.Erkek gitti baktı; delik fıçılardan birinden şarap damlıyordu.Hemen çağırdı dişisini.Geçtiler damlaların başına bir güzel çektiler kafayı.Alkolün etkisiyle coşan dişi fare, erkeğin yanına yaklaştı.Erkek hiç oralı değildi ve merdivenlere doğru yürüyordu.Dişi fare seslendi : -Sevgilim, nereye gidiyorsun?Gelsen de tatlı tatlı sevişsek olmaz mı? -Hadi yahu, dedi erkek.Sana kim bakar! Ben şimdi kedinin hakkından gelmeye gidiyorum!...

Deriyi Sertleştiriyor

Bir genç berbere gider ve koltuğa yerleşir.Beş dakika sonra kendisini traş etmekte olan gencin tam sarhoş olduğunu farkeder.... İyi kalpli adamın yüzü her yandan başlar kanamaya.Çok çekingen olmasına rağmen, yavaşça der : -Görüyormusun insan çok içince neler oluyor!... Berber yanıt verir : -Ben de size tam bunu söyleyecektim!Deriyi sertleştiriyor!...<

Domuz Herif

Abdülgaffar eve gelmeden önce meyhaneye uğrar ve bol bol içer, sarhoş olur, sonra eve giderdi.Bir gün karısı rest çekti : -Bugünden sonra eve geldiğin zaman anahtar deliğinden hohlarsın.Eğer ağzın içki kokarsa eve almayacağım. Abdülgaffar 'ın birahane arkadaşı : -Bu iş çok kolay, iç içeceğin kadar.Sonra bir baş sarmısak ye.Onun kokusu içki kokusunu yok eder, dedi. Abdülgaffar öyle yaptı ve gece yarısı eve geldi.Anahtar deliğinden hohladı.Karısı dehşetle bağırdı : -Seni domuz herif seni!Ben sana arkanı dön de yellen demedim, hohla dedim...

En Eskisi

Çok, ama çok içiyordu.Arkadaşları onu içkiden vazgeçirmek için bir oyun hazırladılar.İçkisine uyku ilacı koydular, uyuttular.Sonra da evde bir odayı boşaltıp, hepsi beyaz çarşaflara sarılıp uzandılar.Onu da çırılçıplak soyup çarşafa sardılar.İlacın etkisi geçip de uyanınca etrafındakilere baktı.Sonra en yakınındakine : -Neredeyim, dedi.Sen kimsin?Burası neresi?
-Burası öbür dünya...Sana içme dediler, içtin öldün.Ben İstanbul'un fethinde ölen askerlerden Ali'yim. Kalktı, gitti, ötekilere sordu : -Sen kimsin?Sen kimsin?Ya sen? -Ben Birinci Dünya Savaşı'nda cephede öldüm... -Ben Balkan Harbi'nde öldüm. -Ben geçenlerde trafik kazasında öldüm. Bizimki yine ilk konuştuğuna döndü : -Heey ahbap, dedi, anladığım kadarıyla buradakilerin en eskisi sensin.Bilirsin.Buranın meyhanesi ne yanda kuzum!

Kavga

Sürekli içki içen arkadaşının haline acıyıp sorar : -İçip duruyorsun, derdin ne? -Karımla kavga ettik. -Aranız niye bozuldu? -Çok içtiğim için.

Mezarcı

Diktatör bir akşam meyhaneden içeri girer.Tezgahtara yaklaşır.Hafif içkili bir sarhoşun yanına çöker.Oradan buradan konuşurlarken sorar : -Böyle hergün içmek için ne kadar kazanıyorsun? Sarhoş : -Günde 2 bin lira. -Peki kemerleri biraz sıkalım diye ücretleri azaltıp, koşulları ağırlaştırsak, ne kadar kazanırsın? Sarhoş : - 4 bın lira. -Peki biraz daha sıkarsak kemerleri? -O zaman 5 bin liraya para demem. Diktatör kızar : -Bu ne biçim iş.Köküne kadar sıkarsak? -O zaman muhakkak 10 bin lira kazanırım. Diktatör şaşırmıştır.Adamın ne iş yaptığını çok merak etmiştir.Sorar : -Şeytan mısın, nesin.Ne iş yapıyorsun? -Mezarcıyım!

Mutlaka Sarhoştur

Yaşlı ve çirkin bir kadın soluk soluğa karakola gelip şikayetçi olur : -Adamın biri beni bir saattir izliyor, kendimi buraya zor attım, galiba sarhoştu memur bey, der. Polis çirkin kadını tepeden tırnağa süzüp cevaplar : -Galiba değil, mutlaka sarhoşmuş, belli.

Fıkralar

Eğlence Dünyası