Diğer Fıkralar

Sergi

Arkadaşı ressama sorar: "-Açtığın sergiye bütün bakanlar gelmiş öyle mi ?".Ressam:"-Keşke bakanlar değil, alanlar gelseydi daha iyi olurdu." der.

Aşk Dili

Hayvanat bahçesinde iki ahtapot kollarını birbirine sarmış, dolaşıyorlardı.Erkek ahtopot eğildi, hafif sesle dişi ahtapotun kulağına fısıldadı : -Ne güzel bir gece, değil mi sevgilim?...Mehtap, yıldızlar, sen, ben...Ve bu güzel gecede seninle ikimiz böyle kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola dolaşıyoruz.

Ayıp Olur

Uçakta hostes, papaza sormuş : -Viski, cin, şarap...Ne emredersiniz? -Kaç metrede uçuyoruz kızım? -On bin metredeyiz peder! -O halde sen bana su getir kızım, patrona çok yakınız, ayıp olur!

Berabere

Futbol maçı başlamadan önce iki takımdan birinin kaptanı, hakemi bir köşeye çekip : -Hocam, der.Sen bizim takımın durumunu bilmezsin... -Bu maçı bize kaybettirecek olursan, bizimkiler seni ne yapar bilirmisin? -Ne yapar? -Seni parça parça ederler... Hakem cevap verdi : -Anlaşıldı, siz bu oyunda berabere kalacaksınız... -Neden? -Öteki, takımın kaptanı da bana aynı sözleri söyledi de ondan!...

Dost Geçinmeli

Bir ülkede bir bakan, kendisini gazetecilere hiç sevdirememişti.Ne yapsa makbule geçmiyor, basın hergün kendisiyle uğraşıyordu.Nihayet : -Öyle bir şey yapayım ki, gazeteciler mat olsun, diye düşündü ve ilan etti : -Pazar günü saat 10'da bakan denizin üzerinden yürüyerek geçecek. Pazar sabahı saat 10'da tüm basın mensupları toplandılar orada.Bakan geldi ve elinde bastonuyla denizin üzerinde yürümeye başladı.Karşı kıyıya kadar da yürüdü geçti.Herkesin gözleri dehşetle açılmıştı. Fakat ertesi günü tüm gazetelerde şu başlık okundu : -Bakan yüzme bilmiyor!

Gerçekten Ölüymüş

Otelciyi çağırdı : -Odalarım temizdir, dediniz.Pire filan yoktur, dediniz.Bakın şuna! Otelci eğilip baktı : -Evet, o pire ama...Ölü...Ölü... Müşteri boynunu büktü, otelci de gitti. Ertesi sabah otelci : -Nasıl, dedi, rahat uyudunuz mu? -Valla uyuyabilseydim, belki rahat ederdim ama...Sizin o ölü pire yok mu? -N'olmuş ölü pireye? -Yoo...Siz haklıymışsınız...Gerçekten ölüymüş o pire...Fakat cenaze töreni o kadar kalabalık oldu ki... Eşi, dostu ahbabı, akrabası, bütün pireler hazırdı törende...

Geveze

Bir görüşte aşık olup evlenen adam, bir yıl sonra boşanmak isteğiyle mahkemeye başvurur.Yargıç sorar : -Peki, dilekçeni kabul ediyorum.Fakat neden bir yıldır karına tek söz söylemedin? Adam boynunu büküp yanıtlar : -Lafını kesmek istemedim de ondan hakim bey...

Her Zaman Kaybetmez Ki

İspanya'da tatilini geçiren turist, restoranda tipik bir İspanyol yemeği yemek istemişti. Listeyi uzun uzun inceledi.Cojano adı dikkatini çekti.Ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu.Parmağını basıp, garsona işaret etti.Garson bir tabak içerisinde yemeğini getirdi.Nefis bir şeydi ama içindekinin ne olduğunu çıkaramadı.Bir çeşit etti ana ne?...Garsonu çağırdı ve sordu...Garson anlattı : -Bugün boğa güreşlerine gittiniz mi bayım? -Evet... -İşte bu yediğiniz yemek bugün arenada öldürülen boğanın yumurtalıklarından yapıldı. Adam ertesi gün gene aynı restorana gitti.Tadı damağında kalan yemeği Cojano'yu bir kez daha istedi.Lezzetle yedi.Artık ahbap oldukları garson hatır sormaya geldi : -Nasıl memnun kaldınız mı bayım? -Kaldım kalmasına ama bir şey dikkatimi çekti.Dün yediğim Cojano biraz daha büyüktü gibi geldi bana. Garson başını iki yana salladı : -Her zaman boğa kaybetmez bayım...

İspatı

Ayakları çok fena kokardı.Bir gün bir arkadaşına birlikte tiyatroya gitmelerini teklif etti. -Hay hay, dedi arkadaşı.Ama eve git, ayaklarını yıka ve temiz bir çorap giy.Söz mü? Tiyatroya gittiler.Yerlerine oturdular.Aradan beş on dakika geçmeden etrafındakiler mendillerini burunlarına götürmeye başladı. -Hani söz vermiştin, dedi arkadaşı. -Vallahi değiştirdim, dedi.İnanmazsın diye kirlileri de cebime koydum.Nah!...

İşi Neymiş

Uzun zamandan beri görüşmüyorlardı.Yolda karşılaştılar. -Hayrola epeydir görüşmedik.Ne yapıyorsun? -İyiyim..Yeni bir iş kurdum.Kadınlarla uğraşıyorum. -O nasıl iş öyle? -Onları esirler gibi çalıştırıyorum.Yemek yemelerine izin vermiyorum, kızınca bağırıp, çağırıyorum, paralarını alıyorum.Sonra da işleri bitince kovuyorum... -Ne biçim şey bu böyle? -Valla güzellik enstitüsü diyor onlar.

Kaz

Adam ölür ve öbür dünyada sorgusu başlar : -Hiç içki içtin mi? -Aman efendim... -Kumar oynadın mı? -Aman efendim... -Kadınlarla aran nasıldı? -Aman efendim, ben kim çapkınlık kim. Cebrail dönüp bağırı r: -Oradan bir çift kanat getirin! Adam çok sevinir : -Melek oluyorum, değil mi efendim? der. Cebrail cevaplar: -Hayır kaz oluyorsun!

Kovboy ve Atı

Bir kovboy çiftliğine dönmektedir.Bindiği atı yeni satın almıştır.Atın üstünde bir gün evvel evlendiği genç bir kadını da getirmektedir.Sel yatağı boyunca ilerlediklerinden, kötü bir rastlantı sonucu at kayar. -Bir, der kovboy kısaca. Ve on dakika sonra at yine bir yoldan sapma yapar. -İki, der kovboy. Biraz daha ileride, at bir engel karşısında, az kalsın dengesini kaybeder gibi olur, bu kez kovboy ne bir, ne iki der.Kadını attan indirir ve : -Üç, der! Ve bir tabancayla atı öldürür. Genç evli kadın, dehşete düşmüştür.İtiraz etmekten kendini alıkoyamaz. -Herşeye karşın, biraz sert, yapmamalıydın! Ve kovboy sayar : -Bir!

Madem Gördün Ne.. ?

Kekeme ile bir arkadaşı yolda gidiyorlarmış.Kekeme, birden atılmış : -Gö...Gö...Gördün mü? Arkadaşı sormuş : -Neyi gördün mü? -Ha...Ha...Harika bir ka...ka...kadın...Bir de mi...mi...mini bir etek giymiş... -Hani? Nerede? -Se...Se...Sen ba...ba...bakana ka..ka..kadar ma...ma...mağazaya girdi! Biraz daha yürümüşler.Kekeme yine atılmış : -Gö...Gö...Gördün mü? -Neyi gördün mü? -Şa...Şa...Şahane bir ara...ara...araba! -Hani nerede? -Sen ba...ba...bakana ka...ka...kadar geçti git...git...gitti! Daha yürümüşler.Kekeme yine atılmış : -Gö...Gö...Gördün mü? Ama arkadaşı bu sefer sinirlenmiş: -Gördüm lan! demiş.Gördüm işte! Kekeme de öfkeyle çıkışmış : -Ma... Madem gördün de, ne diye bo...bo...boka bastın!

Mahvolan Ablam

Gecekkondu mahallesinde çok lüks bir otomobil durdu.Şoför içindeki hanıma kapıyı açmak için koştu.Son model arabanın etrafını derhal çocuklar sardı.İçinden iyi giyimli, genç, güzel bir kadın indi.Arabanın etrafını saran çocuklardan biri diğerine sordu : -Kim bu acaba? -Mahvoldu dedikleri ablam!...

Mucize

Adam çapkınlık yapmaktan çok hoşlanıyordu.Tedavi gördüğü hastanede yattığı koğuşa çok güzel bir hemşire geldiğini görünce dayanamadı laf attı : -Biliyor musunuz, sizin gibi bir hemşirenin bana bakmasını tercih ederdim.Bu büyük bir nimet olurdu... Hemşire gayet sakin cevap verdi: -Nimet değil mucize olurdu.Çünkü ben doğum kısmındayım.

Nerede O İpne

Hollywood'da güzel bir evde bir parti veriliyor.Partinin sahibi partiyeheyecan ve değişim katmak için mikrofonu eline alıp başlıyor : -Arkadaşlar akvaryumdaki iki Pirana'yı bu havuza atacağım.Havuza atlayıp karşıya çıkan arkadaş şu gördügünüz sarışınla sabaha kadar eğlenebilir. Kimsede ses seda yok. -Bu esmeride sunuyoruz. Yine kimsede ses yok. -Bu kumral bayanı da hediye ediyoruz. Yine ses yok. -Bu ipneyi de veriyoruz. -Slaaaaash!!!... Adamın biri suda hızla yüzüyor ve karşıya geçiyor.Tekrar koşup havuzun öbür kenarına geliyor : -Nerede o ibne! -Beyefendi o havuzun karşısında! Adam şaşkın şaşkın : -O değil! Beni havuza iten ibne nerede......

Ninem Ödesin

Genç kız, büyük annesi ile bir mağazaya girer ve kendine yiyecekmiş gibi bakan tezgahtara sorar : -Bu kurdelerin metresi kaça? -Bir öpücüğe bayan -Pekala, on metre veriniz. Kız sarılan kurdele paketini alır ve : -Hesabı, büyük annem ödeyecek, der.

Önemli Neden

-Hayrola nereden? -Be be ben mi?Rad rad radyodan geliyorum... -Ne vardı radyoda? -Spi spi spi spiker sı sı sı sınavı vardı da... -Eeee, ne oldu? -Bı bı bı bırak yahu?Kı kı kıravat tak tak takmadık diye almadılar.

Para Ne İşe Yarar

Sokağın başında çöreklenmiş dilenci, Neyzen geçerken : -Allah rızası için beş-on kuruş? diye sızlanır. -Ya vereyim de kafayı çek! -Ağzıma içki koymam. -Tütün içersin. -Kullanmam. -Öyle ise, genç kızlara... -Yolunu bile bilmem. -O zaman parayı ne yapacaksın?

Sözünü Geri Al

Toplantı çok sert geçiyor, üyeler şiddetli biçimde tartışıyordu.Bir ara üyelerden biri ayağa fırladı ve bağırdı : -Bu toplantıya katılanların yarısı aptal... Öteki üyeler de ayağa kalktılar : -Sözünü geri al!... -Geri al sözünü!... -Geri al!... -Sözünü geri al!... Sert baskı ve üzerine gelmeleri karşısında boynunu eğdi ve üye : -Peki, dedi, peki...Geri alıyorum sözümü...Bu toplantıya katılanların yarısı aptal değil...

Teresler

Padişahlık devrinde paşanın birisini, veziriazama şikayet etmişler : -Bu adam, demişler, herkesi tahkir ediyor, Teres diyor. Sadrazam paşayı huzuruna çağırır : -Bak...Herkes senden şikayetçi.Kimi görsen Teres diye hitap ediyormuşsun... Paşa başını sallayarak cevap vermiş : -Hangi Teres dedi? demiş.

Zeki Köpek

Adam meyhanede oturmuş arkadaşlarına köpeğini methediyordu : -Müthiş akıllıdır.Bakın size bir örnek vereyim.Geçen gece dolaştırmaya çıkarmıştım bizim evin köşesindeki eczanenin önüne gelince tam kapıya işedi... Arkadaşları gülmüş.Biri dayanamamış : -Kuzum bunun zeka ile ne ilgisi var.Her köpek yapar bunu... -Yapar tabii.Ama eczanenin kapısında "İdrar tahlili yapılır" yazıyordu.

Fıkralar

Eğlence Dünyası